Çocukların başarısını, gayretini ve olumlu davranışlarını cesaret verici sözlerle takdir etmenin onlar üzerinde güçlü etkileri olduğu bir gerçektir. Ancak kimi zaman çocukları takdir ettiğimizi zannederken, aslında onları yanıltırız, ikilemde bırakırız ve esnekliklerini kaybetmelerine yol açarız. Bu yüzden bazı cümleler teşvik etmek yerine cesaret kırıcı olabilir.

Bütün cesaret verici kelimeler birbiriyle eşit etkide değildir. Ayrım gözetmeden kullanılırsa, bazı cesaretlendirme biçimleri faydadan çok zarar verebilir. Anahtar nokta ise, çocukların nasıl ve ne zaman övüleceği.

İşte çocuklar için teşvik edici kelimeleri etkili bir şekilde kullanma konusunda 3 ipucu.

  • İçtenlikle Ve Dürüstçe Övgü Verin.

Çocuklarımızı bazen özgüvenlerini arttırmak, onları motive etmek, belirli davranışlarını teşvik etmek veya onları yıkıcı duygulardan korumak için överiz. Ancak eğer övgü samimi ve dürüst olarak algılanmazsa, çocukları cesaretlendirmeyeceklerdir.

Ebeveynlerin çocuklarını yüksek standartlar elde etmeleri ve motivasyon sağlamaları için genellikle cesaretlendirici sözcükler kullandığı doğrudur. İster akademik, ister spor başarısı olsun, “Aferin”, “İyi iş” veya “Çok zekisin” başarıların karşılığı olan ortak övgüleridir. Ancak bu cesaret verici kelimeleri kullanmak her zaman motivasyonda istenen artışı yaratmaz. Aslında, onları ayırt etmeden kullanmak tersi bir etki yaratabilir.

Samimiyetsiz övgüler sadece etkisiz değil, aynı zamanda zararlı da olabilirler.

Bu teşvik edici sözler, çocukların övgüye aykırı olan kendi davranışlarını düşündüklerinde “Bu doğru değil. Aslında o kadar iyi değildim.” gibi kendilerine yönelttikleri özeleştirileri ile çakışabilir. Çünkü övgü ne kadar yüzeysel olursa o kadar geçersizdir. Övgülerin mevcut gerçeklerle tutarlı olması gerekir.

Örnekler:

Yapma

Yap

Bu sorunu çözmek için sen bir dahisin! (“Dahi mi? Sadece üç sorudan birini bildim!”)

Son soru için çok iyi bir cevap verdin. Biraz daha çalışırsan daha iyi cevaplar verebilirsin.

Ne harikasın sen! Sorumluluklarını her zaman yerine getiriyorsun. (“Dün gece ödevimi yapmamama ne dersin?”)

Ödevini yapmadığını dürüstçe söylemen harika bir davranış. Kendi sorumluluğunu fark etmen güzel.

Her zaman olduğu gibi çok iyiydin. Bir daha ki sefere yine çok iyi olacağına eminim.

İyi olma gayretini takdir ediyorum. Bir daha ki sefere elinden gelenin daha iyisini yapacağına inanıyorum.

  • Spesifik ve Açıklayıcı Olun.

Genel geçer övgüler yerine, çocukları açıklayıcı ve spesifik yorumlarınız ile teşvik edin. Övgü ne kadar genel veya jenerik olursa, doğru ve samimi olarak algılanması o kadar zordur.

Çocuğun performansının özel bir yönüne dikkat edin ve hangi davranışların iyi sonuçlara yol açtığını açıklayın (“Biçime göre sıralamak iyi oldu.” gibi)

Özel ve açıklayıcı yorumlar, ona dikkat ettiğinizi ve yaptığı işe gerçekten önem verdiğinizi gösterir.

Örnekler:

Yapma

Yap

Bu harika!

Bu toplarda farklı renkler kullanma şeklini seviyorum.

Aferin!

Düşünceli bir cevap verdin ve beni gerçekten çok etkiledin!

  • Çabalarını Ve Sürecini Övün, Yeteneğini Değil!

İnsanın dünyadaki en zeki hayvan olmasının sebeplerinden biri, sorunların nedenini ve etkisini öğrenmek ve anlamak istediğimizdir. Atıf teorisi, insanların olaylara atfetme nedenlerinin onların nasıl düşündüklerini ve gelecekteki olaylara verecekleri cevapları nasıl etkilediğini anlatır.

Çocuklar başarıları için harcadıkları çabalarından dolayı övgü alındığında, başarısını çabalarına bağlamayı öğrenirler. Çaba, sıkı çalışma ve uygulama yoluyla kontrol etme veya geliştirme gücüne sahip olduğumuz bir kalitedir. Bu nedenle, çocuklar kendi başlarına sonuç almaktansa daha fazla beceri geliştirmeye odaklanacaklar.

Bir konuda ustalaşma teşviki, çocukların becerileri uygulamaya ve geliştirmeye inanan bir büyüme zihniyeti benimsemelerine yardımcı olur. Bu öğrenme yönelimi zihniyeti çocukların içsel motivasyonunu, kalıcılığını ve eğlencesini artırabilir. Başarısızlığın ardından çocuklar yeterince zorlamadıkları için başarısız olduklarına inanırlar. Bu yüzden tekrar denemek için motive olmak ve performanslarını gelişme eğiliminde olurlar. Başka bir deyişle, çocuklar esnektir.

Öte yandan, yeteneklerinden ötürü övgü alan çocuklar başarısını kendi çabalarından ziyade yeteneklerine bağlamaktadır. Bu övgüler, daha fazlasını yapmaya ve daha çok çabalamaya uğraşan çocukları motive ediyor. Yüzeyde, bu bir tür teşviktir ve çocukların motivasyonunu artırabilir. Ancak bu çocuklar övülen alanda başarısızlıkla karşılaştıklarında, daha hızlı bir şekilde demoralize olurlar.

Yetenek övgüsü, önceki başarının övülen özelliklerden kaynaklandığına dair ince bir mesaj gönderir. Başarısızlık onlar için sabit bir yetenek eksikliği anlamına gelir. Bu sabit zihniyete sahip olan çocuklar, işler zorlaştığında denemekten daha kolay vazgeçerler. Başarıya dayalı çaresizlikten muzdarip olurlar. Başarısızlık yaşadıktan sonra tekrar denemek için cesarete sahip olmayan çocuklar yaşamda başarılı olmak için ihtiyaç duyulan esneklikten yoksun olur.

Öyleyse yetenek övgüsünün motivasyon adına kısa vadeli bir faydası var, ancak başarısızlıkla veya zor durumlarla karşı karşıya kaldığında da uzun vadeli zorluklara sahip.

Bununla birlikte, yetenek-çaba, bir teşvikin etkili olmasında tek belirleyici unsur değildir. Diğer faktörler arasında çocuğun yaşı (yetenek / çabayı ayırt edebiliyor mu?) ve övgünün bağlamı (başka etkileri olabilecek bir olaydan sonra övülüyorlar mı?) ayrıca etkilidir.

Bu olası tuzaklardan kaçınmak için, ebeveynler, çaba ile ilgili diğer bir teşvik türü olan süreci övebilirler. Süreç sadece çaba değil, aynı zamanda stratejiler, düşünceli olma, konsantrasyon, kendi kendini düzeltme gibi diğer nitelikleri de içerir.

Örnekler:

Yapma

Yap

Ne akıllı bir çocuk!

Bu konuda çok çalıştığını görebiliyorum.

Bulmaca çözme becerin mükemmel.

Bu bulmacayı çözme stratejin mükemmeldi!

Sen harika bir bulmaca çözücüsün!

Zor bir bulmacayı çözmek için farklı yollar denemekte iyisin.

Sevgilerimle,

Sevgim Çöloğlu

Yazar

“Yazarak anlatmak, konuşmak gibi değil. Yazılan her anlatı kendi içinde ölümsüzleşiyor. Çünkü kağıda dökülen her kelimenin büyülü bir yanı var. Okuyanın hayatına dokunmak, ruhuna iyi gelmek, yaşamın iyiliğini ve güzelliğini çoğaltıyor.” sözleriyle yazmanın gücünü tarif eden Sevgim Çöloğlu, NLP, Access Bars, Theta Healing, EFT Therapy konularında uzman ve kariyerini genel yayın yönetmeni olarak sürdürüyor.

Yoruma kapalı.

Pin It