Yazar

Sevgim Çöloğlu

Browsing

Coronavirus dünyayı durma noktasına getirdi. Bütün barlar, dükkanlar, kulüpler, okullar, müzeler, kafeler ve restoranlar kapalı; tarihi yerler terk edilmiş halde, sokaklar boş. İster tam karantina modunda olun, ister evden çalışın, isterse sosyal hayatınızı sınırlandırın, önümüzdeki birkaç hafta boyunca içeride çok daha fazla zaman geçireceksiniz. Ancak Netflix’e ve canlı haber akışlarına bağlı kalmak yerine, zorla hazırda bekletme modumuzu değiştirmenin birçok yaratıcı yolu var.

Ocak ayından bu yana dünyadaki COVID-19’un gelişmelerini izliyoruz. Asya genelinde yaşanan karantina, panik, korku ve virüsün tehlikesine şahit olduk. İki hafta öncesine kadar COVIT-19 ile bu denli yakın olabileceğimize belki de ihtimal vermiyorduk. Ancak şu günlerde hijyenle ilgili alışkanlıklarımızı, bağışıklık sistemimizi, karantinada olmanın güvenilirliğini konuşuyoruz. Bu esnada hissettiğimiz korku yüksekte seyrediyor. Korkularımızı kontrol altına almamız, bağışıklık sistemimizin güçlenmesini ve aşırı stresle baş edebilme gücümüzü var eden önemli bir davranış biçimi.

Eğer endişelerimizin dozunu azaltabilirsek, krizi doğru yönetebiliriz. Psikolojik dokunulmazlık, elimizden gelenin en iyisini kontrol etme duygusu oluşturmak için zihnimizde neler olduğu ve reelde ne yaşandığı konusunda gerçekçi olmaktır. Stresi “Her şey kafanızda”, “Sadece olumlu düşün!” cümleleri ile hafifletmek şu sıralar size gerçekçi gelmeyebilir; ancak gerçek şu ki, zihniniz her şeyi daha da kötüleştirebilir. Çoğu insanın farkına varamayan şey, zihninizin felaket senaryoları üretebilecek güce sahip olduğu kadar aynı zamanda sizi kurtarabilmesidir.

24 Mart 2020 günü saat 12.28’de Koç burcunda bir Yeni Ay gerçekleşti. Bu Yeni Ay Korona Virüs pandemisinin dramatik koşulları göz önüne alındığında tama da içinde bulunduğumuz durumu tarif eden zorlu bir Yeni Ay demek mümkün. Çünkü; Koç burcunda gerçekleşen Yeni Ay’ın sabit yıldızı, hastalık, talihsizlik, zorunlu değişim, engellemeler ve kısıtlamalar ile ilişkili.

Korona Virüs riskinden hem kendinizi hem de ailenizi korumak için içinde bulunduğumuz bu zorlu süreçte uzmanlar sosyal mesafenizi korumanızı öneriyor. Okulların kapanmasıyla hayatımızda belirgin rol oynayan Korona Virüs için yapılan ‘Evde Kal!’ çağrısı, bir tatil olarak düşünülmemeli ve arkadaşlarla buluşmak, aile yemeklerinde bir araya gelmek ya da deniz kenarında koşmak gibi algılanmamalı.

Kendimizi ve sevdiklerimizi korumak için şu sıralar mecbur olmadıkça evden dışarı çıkmak büyük bir risk taşıyor. İçinden geçtiğimiz zorlu süreçte ertelediğiniz işlerinizi düzene koyarak, hobilerinize vakit ayırarak, yemek tariflerini deneyerek ya da egzersiz yaparak evde kalmanın bir zorunluluk olduğu fikrinden uzaklaşabilirsiniz. Ayrıca, bu dönemde çocuklarınızla birlikte yapacağınız pek çok aktivite hem size hem de onlara iyi gelebilir.

Korku, tıpkı sevgi gibi bir enerjidir. Hayatınızı kurtarabilir, aynı zamanda gücünüzü de vakumlayabilir. Eğer korkumuz olmasaydı, kendimizi güvende tutamazdık. Örneğin; binaların çatılarından atlamak, hızla akan bir trafikte karşıdan karşıya geçmek ya da sağlığımızı hiçe saymak gibi şeyler yapabilirdik. Gerçek şu ki; bizler süper kahramanlar değiliz ve bu yüzden korku mekanizmamız bizi bilinçli davranmaya programlar. Ancak elbette bizi koruyan panik ve kaygı ile büyüyen, ruh sağlığımızı olumsuz etkileyen değil, makul ve sağlıklı korkudur!

Hoş bir koku duyduğunuzda enerjiniz yükselir; kendinizi mutlu, huzurlu ya da neşeli hissedersiniz. Kokular üzerinizde pozitif etki yaratsa da herkesin koku tercihi farklıdır. Bileklerinize sürdüğünüz birkaç damla parfümden veya başucunuzda yanan mumdan etrafa yayılan koku ruhunuzu hafifletir.

Peki sizin için en doğru kokuyu nasıl bulacağınızı biliyor musunuz?

Bağımsız bir kadın eşsizdir. Dinamik ve güçlüdür. Bazı kişilere korkutucu gelebilir ama bağımsızlığı onu korkunç veya kötü biri yapmaz. Sadece etrafındaki herkesin bağlı kalmasını istediği kurallar ve sınırlar var. Kendi kendine yetebilen bir kadını anlamak, onun hayata karşı normlardan farklı bir yaklaşımı olduğunu bilmekle başlar! Kendi ayaklarının üzerinde duran, kendi değerini bilen, başkalarına bağımlılık geliştirmeyen ve kendi sınırlarına sahip çıkan özgür kadınların belirgin 9 özelliği yazının devamında…

9 Mart 2020 Pazartesi günü gerçekleşen Başak Dolunay’ı genel olarak olumlu bir etkiye sahip, ancak içinde farkında olmamız gereken bazı potansiyel zorluklar da bulunmakta. Çünkü Mart 2020 Dolunay’ı, karışıklık, aldatma ve skandala neden olabilecek Neptün’ün karşısında yer alıyor.

Duygularınız ve içgüdüleriniz Dolunayda zirveye ulaşır. Bu nedenle, ilişki zorluklarını aşmak için artan duygusal gücünüzü ve sezginizi kullanın. Bilinçaltı farkındalığı kişisel ilişkilerinize tarafsız ve dengeli bir bakış sağlar. Bu dönemde herhangi bir ilişki dinamiğini veya uyumsuzluğa neden olan olumsuz duyguları açıkça görebilirsiniz.

Dolunay zamanları sizi yoran, üzen, hayal kırıklığına uğratan kişi ve durumları serbest bırakmak için idealdir. Dolunay ritüeli ile yenilenebilirsiniz.

Başak Dolunay’ı hakkındaki tüm ayrıntılar ve ritüel yazının devamında…

Pin It