Aydın’ın Geyre beldesinde bir baraj açılışı için bölgeye gazeteci olarak giden ve dönüşte yolunu kaybeden ‘Ara Güler’, bir köyden geçerken köylülerin tarihle içiçe yaşadığını görür. Köyde yaşayan insanlar tarafından Roma sütunları ve mimari parçaları hala kullanılmaktadır. Köyde yer alan her türlü mimari yapı, Roma dönemi eserlerini de barındırmaktadır. Tarihi lahitler bile üzüm şırası süzmek için kullanılmaktadır ve köyün her yeri tarihi eserlerle doludur.
🖤🖤
Ara Güler, şaşkınlık içinde bu güzelliklere baktıktan sonra köyün çeşitli yerlerinden onlarca fotoğraf çeker ve İstanbul’a döndükten sonra bu bölgeyi araştırmaya başlar. Fakat hiçbir bilgiye ulaşamaz. Kimsenin buradan haberi olmadığını fark eden Güler, çektiği fotoğrafları çeşitli kuruluşlara gönderir fakat beklediği ilgiyi bulamaz. En sonunda fotoğrafları Times’a gönderir. Times fotoğrafların renkli olanlarını çekmesini ister ve Ara Güler tekrar aynı köye giderek renkli fotoğraflar çeker. Bu yolla dünya basınına dağıtılan fotoğraflar bir anda büyük yankı uyandırır. Amerika’dan gelen arkeologlar Geyre’de araştırma yapmaya başladıklarında burasının Roma İmparatorluğu’na ait, tarihi MÖ. 500’li yıllara dayanan ve ismini tanrıça Afrodit’ten alan Aphrodisias antik kenti olduğu anlarlar.
Kentteki ‘Afrodit Tapınağı’MÖ 3’üncü yüzyıla, kentin kendisiyse bir yüzyıl sonraya dayanıyor. Antik Kent’te tapınaklar, bir tiyatro, bir toplanma yeri ve iki hamam bulunuyor.
🖤🖤
UNESCO 41. Dünya Miras Komitesi toplantısında, Afrodisias Antik Kenti’nin UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne kaydedilmesine karar verir.
🖤🖤
Türk kültür-sanatına ve fotoğraf sanatına yaptığın katkılarla yerin doldurulamaz.Mekanın cennet olsun, Ara Güler.
🖤🖤
Fotoğraflar:Ara Güler’in gözünden ‘Afrodisias Antik Kenti’.
siyah-beyaz fotolar: Sanatçının Times dergisine gönderdiği ilk fotolarından..
Yoruma kapalı.