SÖZLERİMİZLE DEĞİL BEDENİMİZLE DIŞA VURDUKLARIMIZ

           

Kimi zaman gizlenmek isteriz. Saklamak cazip gelir düşüncelerimizi, aklımızdan geçenleri, söylemek isteyip de söyleyemediklerimizi.. Ağzımız susarken gözlerimiz bağırır kimi zaman ama yok; iletişime kapatmışızdır kendimizi bir şekilde. Ve fakat işin ilginç olan kısmı şu ki dilimizin söyleyemediğini, beden dilimiz açık edebiliyor çoğu zaman. İnkâr da edemiyoruz çünkü artık vücut sırlarımız da ifşa edildi.

Gözlere bakmaya korkar olduk kendimizi ele vereceğiz diye. Elbette vücut dili sadece gizlemek istediğimiz duyguların ifşasından ibaret bir durum değil. Temelinde çok daha derin anlamlar yatıyor. Diyeceğimiz o ki bilerek veya bilmeyerek yaptığımız birkaç vücut dili hareket, bizi fazlasıyla ele veriyor.

Beden dili ve hareketlerinin iletişime etkileri azımsanmayacak durumdadır. Aslına bakarsanız karşınızdaki kişi konuşurken, onu tam anlamıyla dinlemek yerine ona karşı vereceğiniz cevabı düşünürüz. Bu yüzden de tam mesajı alamadığımız için iletişim konusunda sıkıntıya düşeriz.

Bu nedenle sözlü iletişimin yanı sıra sözel olmayan iletişime de önem vermemiz gerekir. Böylece beden diline bakarak, karşınızdaki kişi ile sağlıklı iletişim kurabiliriz. Neticede kişinin beden dili ile anlatmak istedikleri, konuşarak anlattıklarından çok daha farklı olabilir. Yani size dile dökemediği şeyleri beden dili hareketleri ile anlatıyor olabilir.

Mesela hoşlanan ya da aşık olan kişinin beden dili nasıldır bilirseniz siz de ona göre karşılık verebilirsiniz.

Aynı şekilde karşınızdaki kişi size öfkeli mi ya da söylediklerinizi anladı mı, size karşı konuşurken dürüst mü oluyor yoksa yalan mı söylüyor gibi soruların cevaplarını da verebilirsiniz. Hiç konuşmayan, sır küpü olan kişiyi beden dili ve vücut hareketlerine bakarak yorumlamanız da pekala mümkündür.

Gelin beraber beden dili kurallarına bakalım, nelermiş görelim.

Beden dili kurallarında ilk dikkat edilmesi gerekenleri birkaç maddede özetleyelim;

  • Göz teması kurmak: İletişim halinde olduğumuz kişinin gözlerine bakarak konuşmak ve onu dinlemek iletişimin kuvvetli bir adımıdır.
  • Yüz ifadesi kullanmak Bezgin, mutsuz ve dokunsanız ağlayacak bir ifade değil aksine canlı, dinamik ve ilgili bir yüz ifadeniz olmasında yarar var.
  • Beden duruşu: Eğer ayakta bir iletişim gerçekleştiriyorsak dik bir duruşumuz olmalı. Eğer oturuyorsak sırtımız geriye yaslanmalı ancak yine dik duruşumuzu bozmamalıyız. Zaman zaman öne doğru eğilip karşınızdakinin sözlerine olan ilginizi belli edebilirsiniz.
  • Eller: Kendimizi ifade ederken ellerimizi kullanma biçimimiz, aslında kendimizi ele veren ilk şeydir diyebiliriz. Ellerimizi gizlemek, karşı tarafta ‘bir şeyler saklıyor, gizlediği bir şeyler var’ algısına yol açabilir.
  • Saçlarla oynamak ya da kafa kaşımak: Eğer kafanız karışıksa, ne yapacağınıza emin değilseniz istem dışı bir şekilde kafanızı kaşıyabilirsiniz. Bu bir anlamda güvensizlik de yaratır. Karşıda sizden emin olmak istemeyen biri varken basit hareketlerle bu güveni yerle bir etmek de mümkün.
  • Başparmağı saklamak: Bunu daha önce duymuş muydunuz? Genelde kasıtlı olarak hiçbirimiz başparmağımızı saklamayız. Elimizi yumruk yapıp başparmağımızı sakladığımız zamanlar endişelendiğimiz anlar olabilir. Bir durumdan endişe edip, korktuğumuz zamanlarda istemsizce parmağımızı yumruğumuzun içine sıkıştırıyor olabiliriz.
  • Jestler, mimikler: Geldik en önemli kısma. Eğer çok jest yaparsanız abartılı, hiç yapmazsanız da donuk olabilirsiniz. Arada bu kadar keskin bir çizgi vardır yani. Jest ve mimik kullanımı iletişim dilinin anahtarıdır. Karşı tarafı en çok etkileyen şeylerden biridir. Ancak bu mimiklerin abartılı bir şekilde kullanımı, beraberinde bir o kadar da itici olabilir.

 

 

Beden dili için bu şekilde başlangıç yapmış oluyoruz. Basit birkaç harekete dikkat ederek, bunu yaşamınızın içine yayarak sizde karşınızdaki insanları daha net ve kolay bir şekilde çözebilirsiniz.

Teşekkürler.

 

 

Beden Dili Analizi I

Yazar

Merhaba! Ben Asuman DABAK. Ben bir tiyatro sanatçısıyım. Size bugün burada evrensel bir sanat dalı olan tiyatronun gelişim süreci ve onun süjesi olan insanın, tiyatro ile olan bağı hakkında konuşacağım. Sizlere, tiyatro sanatçısı olarak kendi gözlem ve deneyimlerimi aktarmanın yanı sıra kendilerine minnet borçlu olduğumuz bilim insanlarının, düşünürlerin bizlere aktardığı değerli çalışmalarının referans ve ışığında bu sanat dalının ortaya çıkışı ve gelişimi hakkında bilgi sunmaya çalışacağım.Teşekkürler.

Yoruma kapalı.

Pin It