Tag

farkındalık

Browsing

Korku, tıpkı sevgi gibi bir enerjidir. Hayatınızı kurtarabilir, aynı zamanda gücünüzü de vakumlayabilir. Eğer korkumuz olmasaydı, kendimizi güvende tutamazdık. Örneğin; binaların çatılarından atlamak, hızla akan bir trafikte karşıdan karşıya geçmek ya da sağlığımızı hiçe saymak gibi şeyler yapabilirdik. Gerçek şu ki; bizler süper kahramanlar değiliz ve bu yüzden korku mekanizmamız bizi bilinçli davranmaya programlar. Ancak elbette bizi koruyan panik ve kaygı ile büyüyen, ruh sağlığımızı olumsuz etkileyen değil, makul ve sağlıklı korkudur!

Bağımsız bir kadın eşsizdir. Dinamik ve güçlüdür. Bazı kişilere korkutucu gelebilir ama bağımsızlığı onu korkunç veya kötü biri yapmaz. Sadece etrafındaki herkesin bağlı kalmasını istediği kurallar ve sınırlar var. Kendi kendine yetebilen bir kadını anlamak, onun hayata karşı normlardan farklı bir yaklaşımı olduğunu bilmekle başlar! Kendi ayaklarının üzerinde duran, kendi değerini bilen, başkalarına bağımlılık geliştirmeyen ve kendi sınırlarına sahip çıkan özgür kadınların belirgin 9 özelliği yazının devamında…

“Dikkatinizi tamamen kendiniz ilgilendiren şeylere odaklayın ve başkalarına ait olanların onların sorunu olduğu, hiçbirisinin size ait olmadığı konusunda net olun.” ~ Epictetus

 Dramaya bağımlı mısınız? Belki farkında değilsinizdir ama çoğu insan gibi siz de başkalarının sorumluluklarını üstlenirken, aslında kendi hayatınızda dramaya bağımlılık geliştirmişsinizdir.

Affetmek, kalp kırıklıklarıyla dolu bir valizi ömür boyu taşımaktan özgürleşmek demektir. Bir düşünün, şimdiye kadar kaç yara izinizin kabuk bağlamasına izin verdiniz? Hayatınızdan geçip giderken bir şeyleri dağıtan, canınızı acıtan kaç kişiyi affettiniz?

Onlara duyduğunuz öfkeyi ve hissettiğiniz hayal kırıklığını bitirmeden geçmişten özgürleşemezsiniz. Affetmek, sanıldığının aksine sizi kıran insanlarla barış sağlamak demek değil, onlar için harcadığınız enerjinizi geri almaktır.

Yeni bir yıla ruhunuzda açılan yaraları taşımayın, kızgınlığınızı, kırgınlığınızı geçmişte bırakın ve 2020’ye yüklerinizi bırakarak hafifleşmiş, özgürleşmiş girin.

Yeni yıla sayılı günler kala hayatınızı gözden geçirmeniz ve sizi harekete geçirecek etkili kararlar almanızın tam sırası. 2019 yılında gerçekleştiremediğiniz hedefleriniz ya da ertelediğiniz kararlarınız varsa ve yeniden başlamak için itici bir güce ihtiyaç duyuyorsanız, şimdi her şeye baştan başlayabilirsiniz. Eğer 2019 yılında işler umduğunuz gibi gitmediyse geriye dönüp bakmanın, pişmanlık duymanın, öfkelenmenin ya da acı çekmenin bir şeyleri düzeltmeyeceğini lütfen unutmayın. Ayağa kalkmak, silkinmek ve yeni bir yıl için yepyeni kararlar almak için buradayız.

Hiç düşündünüz mü? Dostlarınız sizi başarılı olmanız için teşvik ediyorlar mı? Yoksa sizin hayallerinizi ve hedeflerinizi görmezden mi geliyorlar? Hayat görüşünüzü, sevincinizi ve üzüntünüzü paylaşıyorlar mı? Yoksa sizinle sadece sosyalleşirken mi zaman geçiriyorlar? Sizce onlar için değerli misiniz? Yoksa sizin mutsuzluğunuz onların mutluluk sebebi mi?

Şu an ki duruşunuz, tarzınız ve tavrınız etrafınızda bulunan insanların bir yansımasıdır. Siz kendinize nasıl davranıyorsanız, kendinizi nerede görüyorsanız, etrafınızdaki insanların size olan tutumu benzerlikleri barındırır. Çünkü ister istemez sizi çevreleyen insanlar ile aynı enerji alanında birbirinizi tamamlarsınız. 

Değersizlik duyguları hayatınızın herhangi bir döneminde ortaya çıkabilir. Böyle zamanlarda birdenbire doğru kararlar alamadığınızı veya hayatınızda sahip olduğunuz şeylere layık olmadığınızı hissettiğinizde, neler olduğunu merak ediyor olabilirsiniz. Kendinize olan güveninizi kaybetmeyin. Çünkü hepimiz zaman zaman benzer biçimde kendimizi değersiz hissedebiliriz.

Bu duygular yaşamınızın herhangi döneminde geçmiş deneyimlerinize dayanarak tetiklenebilir. Önemli olan sizin artık birilerinin alay ettiği, eleştirdiği, susturduğu küçük çocuk değil, bir yetişkin olduğunuzu fark etmenizdir.

Eğer kendinizi karamsar ve mutsuz hissediyorsanız, küçük kazalar, tartışmalar yada agresif insanlar çok daha can sıkıcı bir hal aldıysa, uykularınız düzensizleştiyse ve konsatre olmakta güçlük çekiyorsanız topraklanma ihtiyacı içindesinizdir. Topraklanmış olmak, enerjinizi dengelemek ve evrenle birlikte akmak anlamına gelir. Tam tersi ile zayıflayan yaşam bağlarını işaret eder. Dünyaya köklenmek, daha net düşünmeye, daha zinde hissetmeye, yaşam enerjisiyle dolu olmaya ve inişli çıkışlı bir vibrasyon yerine, daha sakin kalmaya olanak tanır.

Bir şeyler ters gittiğinde, doğal olarak suçlanacak birini aramaya başlıyoruz ve bu kişi genellikle kendimiz oluyoruz. Fakat kendimizi suçlamak olan durumu değiştirmiyor. Bazı şeylerin nasıl şekilleneceği bizim dışımızda gelişiyor. Herhangi bir konuda elimizden geleni yapmak bazen yeterli olmuyor.

İşte bu nedenle ne kadar çok uğraşırsanız uğraşın, bir şeyler istenen sonuca ulaşamıyorsa bunun sorumlusunun yalnızca siz olduğunu düşünüp kendinize haksızlık etmeyin.

Pin It