Kendimizi ve sevdiklerimizi korumak için şu sıralar mecbur olmadıkça evden dışarı çıkmak büyük bir risk taşıyor. İçinden geçtiğimiz zorlu süreçte ertelediğiniz işlerinizi düzene koyarak, hobilerinize vakit ayırarak, yemek tariflerini deneyerek ya da egzersiz yaparak evde kalmanın bir zorunluluk olduğu fikrinden uzaklaşabilirsiniz. Ayrıca, bu dönemde çocuklarınızla birlikte yapacağınız pek çok aktivite hem size hem de onlara iyi gelebilir.

Çocuklarınızla Birlikte Vaktinizi Nasıl Değerlendirebilirsiniz?

Karantina döneminde olduğumuzun farkında olsun ya da olmasın, çocuklar evde kalmaktan sıkılabilir ya da tüm gününü sosyal medyada, bilgisayar veya televizyon başında geçirebilir. Elbette bütün bunlar onları olumsuz etkileyecektir.

Bu süreci doğru yönetmek için onlarla birlikte eğitici, öğretici, eğlenceli aktiviteler yapmanız sosyalleşmeden, okula gitmeden, dışarıda oyun oynamadan geçirdikleri zamanı kolaylaştırabilir.

  • Çocuğunuzla birlikte odasını düzenleyebilir, artık ona tam gelmeyen giysileri ve kullanmadığı oyuncakları ayrıştırabilirsiniz.
  • Gün içinde bir zaman aralığını kitap okuma saati yapabilirsiniz, birlikte ya da ayrı ayrı kitap okuyabilirsiniz.
  • Sorumluluklarından uzaklaşmaması için çiçekleri sulamak, masayı hazırlamaya yardım etmek, yatağını toplamak, köpeğinizi taramak gibi ona küçük görevler verebilirsiniz.
  • Çocuğunuzla birlikte kurabiye pişirebilir, yeni tarifler deneyebilirsiniz.
  • Hafif egzersizler ya da yoga yapabilirsiniz.
  • Scrabble, pictionary, satranç, tabu gibi zeka gelişirmeye yardımcı oyunlar oynayabilirsiniz.
  • Birlikte mısır patlatıp eğlenceli bir film seyredebilirsiniz.
  • Resim yapmak, dans etmek, bulmaca çözmek, günlük tutmak gibi konudan uzaklaşarak zihninizi sakinleştirecek aktiviteler gerçekleştirebilirsiniz.
  • Eğer gerekli tedbirleri alırsanız, yakın mesafelerde yürüyüş yapabilirsiniz.

Bütün bunların yanı sıra, çocuğunuzla sohbet etmek aranızdaki iletişimi güçlendirir. Birlikte zaman geçirmek, aynı zamanda onun iç dünyasında var olan kaygıyı hafifletmenize yardımcı olabilir. Belki de hiç farkında olmadığınız yeteneklerini keşfedebilir, yeni hobiler edinmesini sağlayabilirsiniz. Yaşadığınız koşulları pozitife dönüştürmek ya da korkuya teslim olmak sadece sizin elinizde!

Sevgiyle,

Sevgim Çöloğlu

Yazar

“Yazarak anlatmak, konuşmak gibi değil. Yazılan her anlatı kendi içinde ölümsüzleşiyor. Çünkü kağıda dökülen her kelimenin büyülü bir yanı var. Okuyanın hayatına dokunmak, ruhuna iyi gelmek, yaşamın iyiliğini ve güzelliğini çoğaltıyor.” sözleriyle yazmanın gücünü tarif eden Sevgim Çöloğlu, NLP, Access Bars, Theta Healing, EFT Therapy konularında uzman ve kariyerini genel yayın yönetmeni olarak sürdürüyor.

Yoruma kapalı.

Pin It